Aromatik Kula

Hakkımızda

Hikayemiz 5 sene önce İstanbul’dan İzmir’e taşınmamızla başladı. İzmir’e geldiğimizde toprakla ilgili bir iş yapmayı arzu ettik ve bunun üzerine araştırmalara başladık.

Araştırmalarımızın sonucunda yetiştirebileceğimiz ürünlerin bir listesini çıkarıp İzmir’de alanında uzman kişilere danışıp eğitim kursları aldık. 2 senelik bu süreç içinde tıbbi ve aromatik bitki türlerinden lavanta ve altınotunu yetiştirmeye karar verdik. Yetiştireceğimiz bitki türünü belirledikten sonra yetiştirilecek bölge için hızlı bir şekilde araştırmalara başladık. Konya’da yanlış ürün seçiminden oluşan obruklar bizim bu konuda daha bilinçli hareket etmemiz gerektiğini gösterdi.

Aromatik Kula Hakkımızda

“Doğru Bölgede Doğru Ürün” prensibiyle bitkilerimizin yetişebileceği en uygun zirai şartlar (susuz tarım, yüksek rakım, ılıman iklim) Kula’daydı. Kula, bölge itibariyle onlarca volkan konisi ve lav denizlerinin olduğu Türkiye’nin eşsiz yerlerindendir. Kula’nın mineral bakımdan zengin olan toprağı, iklim şartları ve rakımı yatırımımızı buraya yönlendirmemizde önemli faktörlerdi.

180 dönümlük bir arazide çalışmalarımızı başlattık. Fideleri tohumdan yetiştirmeye karar verdik ve lavanta tohumlarını Hollanda’dan, altınotu tohumlarını da Bosna-Hersek’ten getirdik. Ege Üniversitesi’nde tohumların kalite (bakteriyel, fungal ve viral) analizleri yapıldıktan sonra, İzmir’de konusunda uzman bir şirket ile anlaşarak tohumlarımızı fide yaptırdık. Yaklaşık 8 aylık bu süreç sonunda minik fidelerimiz, Kula’daki köylü dostlarımızın emekleriyle toprakla buluştu. İlk senemizde küçük fidelerimizi toprak ana ile tanıştırdık.

Yeşerip büyüyen fidelerimiz sarı ve mor çiçeklerle donandı. Kurduğumuz yağhanede altın otu ve lavanta çiçeklerimizden elde ettiğimiz yağlarımızı nihai ürünlerimize dönüştürmek üzere çalışmalarımıza devam ettik. Ege Üniversitesinde yapılan analizlerin sonucunda yağlarımızın değerleri uluslararası standartların üzerinde bulundu. İzmir’deki kimyager arkadaşlarımızla yaptığımız iş birliği sonucu sitemizde sunduğumuz ürünlerimizin topraktan itibaren yolculuğu bu şekildeydi.

Bu proje sayesinde “Doğru Bölgede Doğru Ürünü” yetiştirerek hem köylüye daha değerli bir ürün tanıtıp onları bilinçlendirmenin, hem de Türkiye piyasasında olmayıp dünya piyasasında olan ürünleri bu sitemizde sunmanın hazzını yaşıyoruz.